Header Ads Widget

test banner

Cemaat Niye Lağvedil(e)miyor / Sorun Ahlak Mı Bilgisizlik Mi? (2)


Ahlak nedir? İyilik ve kötülük nedir? Ahlaksızlık düşünerek iradi olarak mı yapılıyor? Çok ahlaklı hacı amcamız beş vakit namazında, ama fabrikasındaki işçiye olabildiğince düşük maaş vermeye çalışıyor. Bunu iradi olarak mı yapıyor? Her konuda ordinaryüs bilgi sahibi olduğu iddia edilen cemaat ve tarikat liderleri gerçekten ahlaklı mı? Bu insanlar sadece dini konulara vakıf hayatın diğer alanlarında bir şey biliyor-muş gibi yapıyorlar, her konuda konuşmak hoşlarına gidiyor. Gökhan Bacık Harvard Üniversitesi’nde ekonomi doktorası yapan ve kılı kırk yararcasına aldığı eğitimin hakkını veren bir akademisyenin, şeyhinin/hocasının/parti başkanının ekonomi konularındaki fikirlerini hiç eleştirmeden adeta çocukça dinlediğinden bahsetmişti (1). Zeki ama muhakeme yeteneği yok, ya da yavru filin küçükken zincire vurulması gibi büyüyünce kurtulamıyor o zincirlerden. Tarikat liderini konusuna girdim çünkü bu insanlar biliyorlarsa eğer sadece dini konularda malumat sahibiler diğer alanları bilmeden ahlaklı olabilirler mi? Mesela feminizm bilmeden kadın haklarına saygı duyabilirler mi? Kapitalizmi anlamadan kapitalistler tarafından manipüle edilmekten kurtulabilirler mi? Tarih bilmeden zamanında mağdur olmuş kişileri anlayabilir mi? Cevap bana göre koca bir Hayır! Zaten bilgisiz oldukları için ahlaklı da değiller. Osmanlı sultanı bir kişi, onu evliya mertebesine yükselttiğin an, onun mağdur ettiği çoğu insana ahlaksızlık yapmış oluyorsun. Gülen'e göre Abdülhamit evliya, tr724 sitesinde bir iki yazı çıktı son birkaç ay birileri yeni uyandı Abdülhamit'in evliya olmadığına. Ki bu birileri de kendini Türkiye'nin en okumuş en entelektüel en hakperest kesimi görüyordu. Abdülhamit zamanında insanları çok rahat açığa alırmış. Bu yönünü bilenlerde onu manipüle etmek için çok yalan ihbar yaparmış. Çok gariban vatan hainliği şüphesiyle açığa alındığı için intihar etmiş yani. Ama ne önemi var ki Abdülhamit evliya işte, sen onu boş ver İslam'ı yaymaya bak, daha çok para kazan, bilgini artır, makamın artsın, İslam'ın yayılması için güçlen değil mi? 28 Şubat zamanı gencecik çocukları terörist diye içeri atıyorlar: İBDA-C davaları, 28 Şubattın mağduriyet ekmeğini yiyen AKP ve Cemaat bu kişileri kurtardı mı peki, muktedir olunca? Kurtarmadı, AKP’lilerin çoğu farkında da değil, cemaattekiler de farkında değil, cemaat twitter hesapları HDP’lilerin mağduriyetiyle ilgileniyorlar çünkü tepedekilerin çıkarına HDP’liler ile ilgilenmek geliyor ve söylemi üreten onlar, başkalarının söylemini satın alıyoruz. 700 tane bebek mesela 500 tanesinin annesinin cemaat ile alakası yok. Ne zaman fark ettik bunu? 200 tanesi Fetö’den içeri girince. Aslında girince de değil, birileri girdiği haberini verince. Bir şeyleri fark etmemiz başkalarının haber vermesine bağlıysa gerçekten kendimiz mi düşünüyoruz yoksa başkalarının söylemini mi satın alıyoruz. Gerçekten ahlaklı mıyız?

Ahlaklı olabilmek için önce bilgi gerekiyor. Yalan bilgi ile değil gerçek bilgiyle analiz yapmak gerekiyor. Muhakeme yeteneği olmayanlar zaten hangisinin yalan hangisinin gerçek olduğunu çıkaramıyor. Eğer bilgili değilseniz ahlaklı da olamazsınız. Peki bu gerçeği fark edip bilgilenmiyorsanız ne oluyor?

Soru çalınıyor diyorsun, kendi hiç görmediği için iftira diyor. Özellikle Kadınların ve Esnaf kesiminin hiçbir şeyden haberi yok. Bazılarının yaşları da ilerlemiş, öyle araştıracak analiz edecek durumu da kalmamış. Ve kendi tecrübelerine güveniyorlar. Ben bunca sene görmediysem kesinlikle sistematik bir şey değildir diyorlar. Tabi bu denklemde 3 oyuncu var. Biri bilgisiz olan, diğer ikisi bilgili olan. Diğer iki bilgiliden biri hakikati söylüyor diğeri yalanı söylüyor. O yalan söyleyen kişi zaten başlı başına bu cemaatin içinde ne kadar kötü niyetli alçak insanların olduğunu gösteriyor ve tesadüfe bakın hepsi tepelerde bir köşe başını tutmuş. Twitter’da 400 küsur takipçim var istediğim kadar gerçekleri söyleyeyim, etkim o kadar. Öbür taraftan tr724 sitesinin yalan propagandaları ile nasıl baş edebilirsin ki? Bir de utanmadan gelip kendin çaldın galiba çok iyi biliyorsun diye kendini zeki sanan tiplerin laf çakmalarıyla boğuşma... Bu olay 10 sene önce olsa haklısınız, ama şimdi hepsi yargıya intikal etmiş herkesin bildiği şeyler, hala daha göremeyen bakmak istemeyendir. Sorunumuz bilgisizlik. Çözüm ise bakmayı bilip araştırmak. Ama insanlar araştırmıyor. O zaman yeni bir sorun daha çıkıyor bunun sebebi ne? Niye insanlar araştırmıyor? Niye yadsıyoruz?

Bazen kişiler offline moduna geçiyor. Yani tüm perdeleri indiriyor bu kişiye ulaşmak artık mümkün değil. Aslında size yalan söyleyen bir kişiye karşı offline moduna geçebilirsiniz, adam doğru da söylese artık dinlemezsiniz. Ama biri size bir konuda yalan söyledi diye o konu hakkında tamamen offline moduna geçilmez. Sabah gazetesinde cemaat ile ilgili çıkan haberlerden dolayı ya bunlar bir şey olsa zaten haber yapardı bula bula bunu mu bulmuşlar deyip insanlar offline moduna geçiyor. Bir iki yalan habere denk geliyor oradan mantık yürütüm gerçek suçlar olsa gazete onları işlerlerdi işlemediklerine göre bu cemaat temiz deyip offline oluyor, ondan sonra kim ne anlatırsa anlatsın dinlemiyor. 15 Temmuz’dan önce zaten medya rezildi. Bir olay nasıl sulandırılır derseniz 15 Temmuz’dan önceki haberlere bakın. Cemaatin Genelev imamı diye haber vardı. Niye böyle haberler çıkıyor hiçbir fikrim yok. Ama suça bulaşanların böyle haberlerden sonra göbek attığına eminim.

Özellikle 15 Temmuz'dan sonra cemaatteki her insan aktivistliğe merak sardı, hakperest olmak istiyor. Geçmişte de olmak istiyordu ama olmadığının farkına vardı. Ya bu devlet eskiden de insanlara zulüm ediyormuş biz hiç görmüyormuşuz moduna geçtiler. Bu modun geçici olduğunu düşünüyorum. Yukarıda saydığım sorunları çözmeden böyle bir mod kalıcı olamaz çünkü ve lafta kalır. Bir kere kandırılan manipüle edilebilen bir insan birey olmayı daha başaramadan nasıl başkalarının haklarını savunabilir ki? Soru çalınma meselesi buna örnek, birileri mağdur olmuş değil mi hakları yenmiş. Senin bu olaya tepkin ne? Ben görmedim, sistematik değildir, Gülen bilmiyordur, hizmet genel olarak iyi ama, iftiradır vs. Bu cümleleri uzatabilirsiniz sonuca bakalım hakkı yenilenin yanında mı kalıyorsunuz yoksa bu olayın sanığının yanında mı? En sonunda bu iş karışık diye yadsıdığınız da kimin tarafında kalıyorsunuz? Mor beyin kumpası da aynı şey, herkesin kulağına çalınmıştır bu ama insanlar yadsıyor ve bazıları hala Gülen'in kitabını okumaya devam ediyor. Bu şu demek oluyor yarın cemaat tekrar güce erişsin gene birileri mağdur olacak bizi cemaat mağdur ettiği dendiğinde çayınızı içip, haberi okuyup, hayatınıza devam edeceksiniz; o akşam da gene sohbete gideceksiniz demek.

Türkiye halkı ne kadar vefasız ve kör olabiliyor kafam almıyor nasıl nasıl nasıl bu kadar tepkisizler diye veryansın edenler. İnsan kendine bakınca her şeyin cevabını bulabiliyor. Hizmetteki insanlar niye bu kadar kör niye bu kadar vefasız niye hakkın yanında olan yok, niye rasyonel düşünen yok, niye muhakeme yapamıyorlar neden hala trollere tepki veren yok neden hala tabandaki biri yerine yukardaki güçlüler tercih ediliyor. Neden bamtellerinde Gülen’in hareketlerine tepki veren yok, neden Gülen sizin ahlakınızın sınırını çiziyor? Türkiye insanı niye sessiz diyorsunuz ya ben de size soruyorum siz niye sessizsiniz? Bylock’u tabana bilerek yükletmişler hala daha neyi bekliyorsunuz? Bu cemaatin tepesindekilerin çoğu dilsiz şeytan ve zalim, niye eleştirenlerin yanında değilsiniz de izliyorsunuz? Ben bugün mor beyinden içeri girenle birlikte “mağduruz hayatımızı kararttılar diyorum” siz niye susup izliyorsunuz? Trollerin gelip bize saldırıp küfür etmesini niye izliyorsunuz? Kusura bakmayın da 10 insandan 9’ı gibi sıradansınız, istediğiniz kadar Gülen’in kitaplarını okuyun, ezberleyin. Bu gerçek hiçbir zaman değişmeyecek, ibadet fetişizmi(2) ahlak üretmiyor. Ne yaparsanız yapın gidip haksızın ama güçlünün yanındasınız. Sağlıklı bilgiye ulaşamıyorsunuz. Kendi celladınıza âşık olmuşsunuz. O yüzden cemaat lağvedilemiyor. O yüzden bir dip dalga yok. Eleştirenler zaten ayrılıyor, ama çok büyük kopuşlar da gözükmüyor. İsmail Sezgin en çok esnaflar dinleniyor parayı verdikleri için diyor, onlar sistemi eleştirirse değişim olur diyor. Esnaflar demek ki kuzu kuzu para verip hala daha İhlas suresini ezberlemeye çalışıyor. Bunu derken de evet dalga geçiyorum. Uyanın arkadaş size balık tutma öğretilmiyor, balık veriliyor sadece. Ve bu cemaatin içinde bulunduğunuz için ötede kurtulacağınızı falan düşünmeyin. Kur’an-ı Kerim okumayı bilmiyorsan gidip öğreneceksin, bunun yerine cemaate para yardımı yapıp vicdanını rahat tutamazsın. Sistem eğer sizin yüzünüzden değişmiyorsa da o verdiğiniz paraların hesabını verirsiniz. Hususi işlerin her detayı dökülüyor bunları sorgulayacaksınız, hocam bizim kafamız basmaz demek hepimizin o kuyudan çıkmasını engelliyor. Yukarıdaki hacı amca gibi olmak çözüm değil, tam tersi problemlerin ana kaynağıdır. Dini bir cemaati darbeye bulaştırmışlar hala daha bir şeyler değişmiyorsa, sokak röportajlarındaki uçan tank yaptı hükümet diyen beş vakit namazlı yaşlı amcalardan bir farkınız yoktur.

En başta dedim 10 insandan 9’ı sessiz kalır, bu her yerde böyle lağvedilme gerçekçi bir tutum değil. Bu cemaatte hadi diyelim 1 kişi değil de 3 kişi olsun kalan 7 kişi işi devam ettirir, tabi eski şekilde devam ettirmezler. İnsanın genel özellikleri bunlar: haksızlık karşısında susan, olayları analiz edemeyen, eski düzenin değişmesini istemeyen, geleceğin belirsizliğinden korkan, belirsizlik olacağına eski usul devam eden, maddi yönü düşünüp sessiz kalan, yıllarını verdiği bir işten geri adım atmak istemeyen, günlük meşgaleye odaklanan, zamanı her şeyin ilacı gören, hareketsizliği çözüm sanan… Afrika’nın bir ülkesine gidip siz iç savaş yapıyorsunuz da bu yaptığınız aptallık, vahşi ve cahilsiniz, olayları göremiyorsunuz, kurduğunuz devlet bir işe yaramaz, her tarafınız dökülüyor dediğinizde kimse “aaa evet hemen devleti yıkalım tekrardan kuralım, yapısal reform yapalım” demez. Dünya’da bunun örneği yok. Statükolar kolay kolay yıkılmaz. Krallık denen şeyi bile insanoğlunun bırakması 5 bin yıl sürdü. 1 tane ailenin statükosunu kırmaya çalışıyorlardı. Yani bazı şeyler hayal ama hayal etmesi bile güzeldi.

Ahmet
Twitter: @a_wolfenstein 


(1) Örnek mi gerçek mi siz karar verin. https://kitalararasi.com/2017/09/26/gecekondu-peygamberlik-sorunu-ve-bir-cozum-onerisi-gokhan-bacik/ -->

(2) Gökhan Bacık’tan gördüğüm bir terim
author

"Sorumluluk Reddi" Konusunda Önemli Bilgilendirme:

Münferit Fikir Platformunda yazılan tüm yazılar, aksi MFP YYK tarafından belirtilmedikçe yazarların kendi görüşleridir. MFP’nin ve platformdaki diğer yazarların görüşlerini yansıtmaz veya ifade etmez.

Yorum Gönder

0 Yorumlar