Header Ads Widget

test banner

Oyun kuramı hakkında gelecek öngörüleri


Oyun kuramı 1944’te John Von Neumann ve Oskar Morgenstern’in yazdığı “Oyunlar teorisi ve Ekonomik Davranışlar” kitabıyla başlamıştır diyebiliriz. 1944’ten günümüze çok çalışılmış, gelişmiş ve stratejik ortamların analiz edilmesi ve tasarlanması konusunda önemli katkılarda bulunmuştur. Oyun kuramı ekonomi biliminin diğer dallarını etkilemenin yanında diğer bilimleri de etkilemiştir. Örneğin uluslarası ilişkiler, politika bilimi ve hatta bilgisayar bilimi ve biyolojide bile oyun kuramı sonuçları ve teknikleri kullanılır olmuştur. Oyun kuramının günümüzde en popüler olduğu alanlardan birkaçı olarak mekanizma tasarımı, market tasarımı, bilgi ekonomileri ve ağ oluşumlarını sıralayabiliriz. Bunlardan market tasarımını bir başarı hikayesi olarak biraz daha detaylandıralım. Oyun kuramı teknikleri kullanarak ekonomistler milyar dolarlar düzeyinde gelir getiren radyo frekans ihaleleri tasarlanmasına yardımcı olmuş, yıllık geliri yine milyar dolarları bulan Google gibi şirketlerin ana kaynağı olan internet reklamcılığının ihale yöntemlerini geliştirmiş, bunun yanında böbrek takası metodlarına katkıda bulunarak birçok böbrek hastasının hayat kalitelerini ve yaşam sürelerini arttırmıştır.

Bir diğer taraftan “rasyonel insan” veya “homo economicus” varsayımı — yani rasyonel kararları verme konusunda sonsuz kabiliyete sahip insan modellemesi — davranışsal ve deneysel iktisadın buluşlarıyla son zamanlarda tüm ekonomide sorgulanmaya başladı. Bu oyun kuramını da tabii ki etkiledi. Oyun kuramı stratejik ortamları modellerken öncelikli olarak insanların önüne verilen seçenekler arasındaki davranışlarını da modellemelidir, ve bu “karar modellemeleri” artık git gide daha fazla — hipotetik rasyonel insanlardan daha çok — sistematik hatalar yapan, optimize etmek yerine parmak hesabı ile karar veren, zaafları olan insanları göz önüne almaya başladı. Belki de bu yüzden bu sene iktisat Nobel ödülünü Richard Thaler alırken bir arkadaşı onun için, “iktisat bilimini daha da insani hale getirdi” dedi.

Bu davranışsal modellemelerin oyun kuramını yakın gelecekte daha da değiştireceğini öngörmek çok da yanlış olmaz. Deneysel ve davranışsal iktisatın bulguları ışığında insanların davranışlarını hem basit — deterministik ve olasılıksal — seçim ortamlarında, hem de stratejik ortamlarda gözlemlemek ve modellemek hali hazırda biraz yapılıyor olsa da ileride daha da çok yapılacaktır. Dolayısıyla yakında davranışsal oyun kuramı, davranışsal mekanizma tasarımı ve davranışsal market tasarımı daha çok duyduğumuz alanlar olacak diye tahmin edebiliriz.

Tüm dünyayı etkilemeye yavaşça başlayan ama ileri de çok büyük etkilere sahip olacağı açıkça görülen “yapay zeka” ve “otomatik öğrenmenin” orta ve uzak gelecekte oyun kuramını etkileyeceğini de öngörebiliriz. Şu anda en iyi santraç oyuncuları, go oyuncuları, poker oyuncuları bu konularda geliştirilmiş en iyi bilgisayar programlarının gerisinde kalmaya başladılar bile. Bundan birkaç sene öncesine kadar satrançta bilgisayarın avantajının olması doğal, ama go oyunda bilgisayarın daha iyi olması için 10 yıllar gerekebilir denirken bir de baktık ki “derin öğrenme” algoritmaları kullanan Alphago programı dünyanın en iyi go oyuncularından Lee Sedol’u yendi. Yapay zeka programlarının insanların yüzünü analiz ederek ruh haletlerini ve modlarını anlama becerisi insan becerilerinin çok üstüne çıktı. Finansal sektörde alım satım kararlarında bilgisayar algoritmaları kullanmanın artık doğal olmasını bir tarafa bırakın, tüm alım satım kararlarını hiç bir müdahale olmadan veren algoritmaları kullanan şirketler çıkmaya başladı.

Dolayısıyla gelecekte oyun kuramında insan-yapay zeka, ve yapay zeka-yapay zeka arasındaki stratejik ortamları modelleyecek teorilere ihtiyaç duyulacak diyebiliriz. Yapay zekalar arasındaki ilişkiler aslında oyun kuramının ilk modellemesi olan “rasyonel ekonomik aktörler”e daha yakınlaşmaya başlayacak belki. Ama yine de aynı olmayacak. Çünkü öyle problemler var ki “polinom zamanda” optimal çözümlerini bulmak imkansız, dolayısıyla problem büyüdükçe “hesaplama karmaşıklığı”nı göz önüne almak ve belki optimale yakın sonuçlarla yetinmek gerekecek. Bu kararları alan bireylerin bulunduğu stratejik ortamların sonuçlarını tahmin etmek veya bu kararları alan bireylerin bulunduğu yerlerde güzel sonuçlar verecek mekanizmalar tasarlamak ilerdeki oyun teoricilerin üzerinde çalışacağı zevkli sorular olacak.

Sonuç olarak teknolojinin gelişmesi ve ucuzlaması ve bunun yanında büyük data ve yapay zekada olacak gelişmelerden tahminimiz odur ki gelecekte artık her insanın yanında ona kararlarında yardım edecek — ve bunu çok sofistike ve doğru bir şekilde yapacak — mekanik yardımcılar olacak. Bu durumda stratejik ortamlar değişicek, belki de monotonlaşacak, belki de herkesin elindeki mekanik yardımcı optimal strateji söylediği için gelecekte satranç diye bir oyunu kimse oynamayacak! Görelim gelecek neler getirecek.

-İsa Hafalır

Not: Bu yazı ilk defa 27 Şubat 2019'de İsa Hafalır'ın kişisel medium sayfasında (link) yayınlanmıştır.


author

"Sorumluluk Reddi" Konusunda Önemli Bilgilendirme:

Münferit Fikir Platformunda yazılan tüm yazılar, aksi MFP YYK tarafından belirtilmedikçe yazarların kendi görüşleridir. MFP’nin ve platformdaki diğer yazarların görüşlerini yansıtmaz veya ifade etmez.

Yorum Gönder

0 Yorumlar